7 Ekim 2013 Pazartesi

Dünya'nın En Tuhaf 10 Ülkesi

Dünyanın En Tuhaf 10 Ülkesi Thumbnail
 


Ülkenizle ilgili bir probleminiz mi var? Yasalar sizi pek memnum etmiyor mu? O zaman siz de bir mikro devlet (micronation) kurabilirsiniz.
Mikrodevletler bağımsızlığını ilan etmiş, nüfusu az ve toprakları küçük olan uluslardır. Biraz araştırmayla, Vatikan, Monaco ya da Malta gibi bağımsızlıkları diğer ülkeler tarafından da kabul edilen ve tanınan ülkelere de mikro devlet (micronation), konumuzda bahsi geçen ve diğer ülkeler tarafından tanınmayan fakat kendi bağımsızlığı kendi ilan eden devletlere de micro devlet denildiğini görebilirsiniz. Kendi kendine ülke kurup bağımsızlık ilan eden bu devletlere son zamanlarda ‘microstate’ tabirinin de kullanıldığını görebilirsiniz. Ancak ‘micronation‘ ve ‘microstate‘ kelimelerinin dilimizdeki karşılığı yine mikro devlet olduğundan biz konuda bu karşılıklarını kullanacağız. Kafanızda soru işareti kalmaması için karmaşık açıklamayı yapmak istedim baştan :)
Şimdi bu kendi bayrakları olan, kendi pullarını, paralarını, yasalarını çıkaran kendileri çıkartan garip ülkeleri sıralayalım

1 – Principality of Sealand


Büyüklük: 0.00055 km2
Nüfus: 27
Kurucu: Michael Bates
Sealand muhtemelen Dünya’ da en çok adı duyulan mikro devlettir. İngiltere kıyılarından sadece 10 km uzaklıkta olup, 2. Dünya Savaşı’ nda Alman uçaklarının hava saldırılarını önlemek için tasarlanmış bir deniz kalesidir. 1967 yılında binbaşı Roy Bates tarafından bu ada işgal edilir. Ve ailesiyle birlikte adada yaşamaya başlar. İngiliz ordusu Bates’ i adadan atmak için asker gönderdiğinde ülkesini savunmak için silahına başvurur ve başarılı da olur. Ertesi yıl mahkemeye verilen ve İngiliz hakimin, İngiltere’ den 10 km uzakta olduğu için davada Bates’ i haklı bulmasıyla adaya iyice yerleşen ve kendi anayasasını, bayrağını ve parasını çıkartmasıyla, Sealand tüm Dünyanın ilgisini fazlasıyla çekti. 2007 senesinde, bir açık arttırma sitesinde adayı 10 milyon dolara satışa çıkaran Bates, maalesef istediğini müşteriyi bulamadı ve Sealand adasının prensi olarak şimdilik adada huzurlu yaşamına devam ediyor.

2 – Republic of Molossia


Büyüklük: 58 km2
Nüfus: 2-3
Kurucu: Kevin Baugh
Amerika’ nın Nevada eyaletinte bulunan Molossia Cumhuriyeti’ nde, ülkenin kurucusu Kevin Baugh ve 2 oğlu dışında kimse yaşamıyor. Çocuklu hayalini gerçekleştirdiğini söyleyen Kevin Baugh’ ın ülkesi Malossia’ yı ziyaret etmek için pasaporta ihtiyacını var. Ülkenin kendine ait parası, hükümet konağı hatta tren yolu bile mevcut. Ve yayın balığı, tüfek, soğan ve onun sebzeler bu ülkede yasak. Ziyarete gelen turistleri güneş gözlüğü ve askeri üniformasıyla karşılayan Kevin Baugh, ülkesinde büyük bir diktatör imajı veriyor.

3 – Principality of Hutt River


Büyüklük: 75 Km2
Nüfus: Around 20 residents and 13,000-18,000 overseas citizens
Kurucu: His Royal Highness Prince Leonard I
Hutt River Prensliği 21 nisan 1970 yılında Leonard Casley tarafından kuruldu. Leonard Casley ve beraberindeki 5 çiftçi aile, Avusturalya hükümeti ile hukuki bir anlaşmazlığa düştü. Bir takım yazışmalardan sonra Casley sorunun çözülemeyeceğini anlayınca kendi prensliğini kurmaya karar verdi. Avusturalya’ daki eski kanunlardan ötürü  Hutt River prensliğine kimse dokunamadı ve Casley kendisini önce Hutt River Prensi daha sonra da ünvanını Majesteleri Prens Leonard I olarak değiştirdi. Hükümete vergi ödemeyen, kendi parasını pasan, hatta kendi pasaportları olan bu prensliği Dünyanın çeşitli ülkelerinden bolca turist ziyaret ediyor.

4 – Other World Kingdom


Büyüklük: 0.02 km2
Nüfus: Varies
Kurucu: Her Royal Majesty Queen Patricia I
OWK, (Other World Kingdom) Çek Cumhuriyeti’ nin Prag şehri yakınında bulunan bir otel aslında. Ancak bu otele girebilmek için en az 18 yaşında olmanız gerekiyor. Bu da OWK’ nin bildiğimiz otellerden biraz daha farklı olduğu gösteriyor. OWK’ da kadınların mutlak hakimiyetine karşın, erkeklerin hepsi birer köle statüsündedir. Daha açıklayıcı olursak; OWK’ nın bir vatandaşı olmak istiyorsanız, bu otele müracat ederken kaç gün kalacağınızı ve fantazinizi belirtiyorsunuz. Bu süre zarfında artık OWK’ da bir vatandaşsınız. Daha doğrusu kölesiniz. Yazılı olarak verdiğiniz belgede yazan süre boyunca da sizden sorumlu olan sahibiniz sizi istediği gibi kullanabiliyor; buna alım-satım da dahil. Uzunca bir beyannamesi de olan bu garip ülkenin epey de ziyaretçisi olduğunu hatırlatalım. Aslında biraz da resimlerle tanıtmak gerekirdi ama buraya pek uygun olmaz diyelim. Meraklıları için web  sitesi.

5 – Waveland


Büyüklük: 784 km2
Nüfus: 0
Kurucu: Greenpeace
Mülkiyeti İzlanda, Danimarka, İrlanda ve İngiltere arasında tartışma yaratan bu küçük kaya parçasının asıl ismi Rockall’ dır. Bu anlaşmazlığın sebebi, bölgede yürütülen ve karasularına katılacak ülke tarafından da devam edilmesi muhtemel, petrol arama çalışmaları. Tam da bu anlaşmazlığın devam ettiği 1999 yılında, çevreci örgün Greenpeace adayı işgal etti. Amaç ise bu anlaşmazlığının altında yatan gerçekleri protesto etmekti. Üzerinde herhangi bir canlı barındıramayacağından, İngiltere tarafından görmezden gelinen bu protesto dikkat çekmiş olacak ki – tabi BP’ nin son petrol arama çalışmalarındaki olaylarından etkisi yadsınamaz – şu an vatandaşlık başvuruları devame den ülke, öylece kendi haline bırakılmış durumda. Eğer siz de Rockall ( Waveland) vatandaşı olmak istiyorsanız, Waveland.org adresinden başvurunuz yapabilirsiniz.

6 – Grand Duchy of Westarctica


Büyüklük: 1,610,000 km2
Nüfus: Genelde 0
Kurucu: Jon-Lawrence Langer, Grand Duke of Westarctica
Ülkenin topraklarının bi hayli büyül olmasının sebebi, Westarctica’ nın aslında Batı Antartika bölgesini kapmasındandır. Antartika kıtası üzerinde hiçbir ülkenin hak iddia edemeyeceği anlaşma yürürlükte iken, 2001 senesinde Travis McHenry adındaki adam, Antartika’ nın Marie Byrd Land bölgesinde bir mikrodevlet kurduğunu, aralarında Rusya, Avusturalya, Fransa, Norveç ve Arjantin gibi ülkelerin bulunduğu bazı ülkere birer mektup göndererek duyurdu. Tabi bu ülkeler gönderilen mektubu pek ciddiye almayıp bu çılgın adamı görmezden geldiler.  İlerleyen yıllarda da ülkesine yeni topraklar kattığını da tüm Dünya’ ya duyurdu ama yine pek umursanmadı. Kendine ait bayrağı, pulu ve parası dahi olan ancak üzerinde kimsenin yaşamadığı Westarctica günümüzde halen varlığını sürdüren bir mikro devlettir.

7 – Nation of Celestial Space


Büyüklük: Dünya dışındaki tüm evren
Nüfus: Bilinmiyor
Kurucu: James Thomas Mangan
1949 senesinde James Thomas Mangan adındaki kişi uzayda bir mikro devlet kurduğunu, o yıllarda devam eden Rusya ve Amerika gibi ülkelerin uzay çalışmalarını derhal durdurmalarını gerektiğini Birleşmiş Milletler’ e bildirir. Tabi ki bu şikayeti pek ciddiye alınmadı. Ancak bu ülkelerin uzay yarışlarını devam ettirmesiyle, bu sefer ilgili ülkere kişisel mülküne tecavüz ettikleri gerekçesiyle ağır birer mektup gönderir. Tahmin edeceğiniz gibi yine ciddiye alınmadı. Mangan’ ın bu devleti kurmasındaki amacı aslında, uzaya çıkma yarışı devam ederken Rusya ve Amerika’ nın bu yarış yüzünden Dünya barışını tehlikeye atacağından korkması ve uzay bütünlüğünü sağlamaktı. Mangan’ ın kurduğu “Celestial” adlı mikro devlet üzerinde hak iddiası ölünceye devam etti. Daha sonraları çocukları tarafından pek devam ettirilmeyen davasından geriye kalan ise, 50′ lerin sonunda bastırdığı  ve üzerinde kendi resmi bulunan sikkeler.

8 – Rose Island


Büyüklük: 0.0004 km2
Nüfus: Değişken
Kurucu: Başkan Giorgio Rosa
1967 senesinde, İtalyan mühendis Giorgia Rosa tarafından, İtalya’ nın Rimini kıyısından 11 km açıkta  inşa edilen ve ömrü pek de uzun olmayan bir mikro devlettir. 400 metrekarelik bir alanda yapılan platformda, restoran, bar, gece kulubü gibi farklı ticari alanlarda barınıyordu. 1968′ te Giorgia Rosa, kendisini ülkenin cumhurbaşkanı ilan etti ve bağımsızlığını ilan etti. Tabiki İtalya kendi karasularında yapılanan bu mikro devlete önceleri göz yumsada, bu ülkenin vergi ödemeden para kazanmak için kurulduğunu iddia edip bölgeye bir müfettiş gönderdi. Müfettişi kurduğu ülkeye almayınca da İtalya bu sefer bölgeye küçük bir askeri birlik göndererek platformu tamamen ele geçirdi. Ve bir miktar bomba yardımıyla dramatik biçimde Rose Island’ ı denizin dibine gönderdi.

9 – Operation Atlantis


Büyüklük: Bir tekne
Nüfus: Değişken
Kurucu: Werner Stiefel
1971 senesinde, eczacılık işiyle uğraşan Werner Stiefel ve etrafında topladığı bir grup özgürlük yanlısı genç tarafından inşa edilen bir tekneden bahsedeceğiz bu sefer.Werner Stiefel ve ekibi, Atlantis Operasyonu adını verdikleri bu birlikte, herhangi bir ulusal güce bağlı olmadan, uluslararası sularda özgürlükçü bir toplum kurmak için yola çıktılar. Karayipler’ de yapay bir ada yaratmak için çıktıkları bu yolculuk biraz hazin bitti. Yolculukta hayli kötü hava koşulları ile mücadele eden tekne, bir kasırgaya daha dayamadı ve içindeki tüm mürettabatıyla birlikte battı.

10 – Talossa Krallığı


Büyüklük: 13 km2
Nüfus: 120
Kurucu: King John I
Talossa Krallığı, sonraları birkaç vatandaşı tarafından isyana uğrayıp, ayrılıkçı hareketler nedeniyle ikiye bölünen bir ülke. Krallık 1979 yılında, 14 yaşındaki Wisconsin’li Robert Madison tarafından kuruldu. Krallık ve kurucusu 90′larda çok meşhur oldu ve tüm dünyada gazete ve televizyon haberlerine konu oldu. 2004 yılında, ülkenin vatandaşı olanlardan bir grup, ayrılarak Talossa Cumhuriyetini kurdular. Ülkenin hayali toprakları, Milwaukee’nin batı kısmının büyük bölümünü, Antarktika’da büyük toprak parçası ve 2 adayı ve Fransa’yı kapsıyor.

Dünya'nın En İyi 10 Müzesi

Dünyanın En İyi 10 Müzesi Thumbnail
Eğer bir toplumun tarihi, kültürel, bilimsel ya da sanatsal geçmişini merak ediyorsanız, müzeler bu konudaki nihai hedeflerinizin başında gelmelidir. Merak ettiğiniz bilgileri sadece kitaplardan veya internetten araştırarak öğrenmenin yanında müzelerdeki eserleri inceleyerek konulara daha vakıf olabilirsiniz. Sadece başka toplumların tarihlerini incelemek adına değil, kendi ülkenizin de geçmişini öğrenmek, yaşadığınız coğrafyayı tanımak, kültürel değerlerini daha iyi anlamak adına önemlidir.
Günümüzde genç nesillerin pek ilgi göstermediği bu konuda, Atatürk’ ün “Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez” sözü, bir milletin öncelikle tarihini öğrenmesi gerektiğini ve müzelerin de yaşarak/görerek öğrenme fırsatı sunduğunu söyleyebiliriz. Her ne kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapmış topraklar üzerine yaşıyor olsak da, yer altı ve yer üstü zenginliklerimiz, bu eserlerin ne kadar önem taşıdığını bilenler tarafından -belki bizim ilgisizliğimiz de yüzümüzden- zamanla bir şekilde kendi ülkelerine götürülüp, şu an Dünyanın önemli müzelerde sergilenmekte. Geri iadeleri için zaman zaman mücadeleler verilse de genelde iş işten geçmiş oluyor. Bir şu var; bazen ülkemizden kaçırılan çok önemli eserler iade ediliyor ve ait oldukları bölgelerde, formalite icabı yapılmış güvenlik sistemleri olan müzelerinde, tarihi değeri paha biçilemez eserlerle beraber sergileniyor.
Ülkemizde tarihi değerlere verilen(!) önemi burada bırakıp konuya dönecek olursak; Dünya genelindeki müzelerin hepsini gezmek oldukça zor. Fakat eğer imkanınız varsa görmeniz gereken, dünyanın sayılı 10 müzesini sizler için listeledik. Eğer bu müzelerin bulunduğu bölgelere seyahat ederseniz, konuda bahsedeceğimiz müzeleri de mutlaka görülmesi gereken yerler listesine almanızı tavsiye ediyoruz.

1 – Vatikan Müzeleri (The Vatican Museums)


1473′ te Papa Julius II tarafından kurulan Vatikan Müzeleri, halen Dünyanın en büyük müzeleri arasında yer almaktadır. Rönesans Dönemine ait koleksiyonlarını bu müzelerde görebilirsiniz. Özellikle Rönesans Döneminin en ünlü eserlerinden biri sayılan Michelangelo‘ya ait “Son Yargılama” adlı resmin de bulunduğu Sistene Şapeli’nde, Vatikan’ da ki müzelerin en önemli kısmını oluşturur.
Sistene Şapeli gibi o dönem papaların için inşa edilen saraylarda, çeşitli eserleri görebilirsiniz. Bazı müzelere giriş ücretsizken, bazılarında 5-10 euro gibi ufak meblağlar ödeyerek bu müzeleri gezebiliyorsunuz.

2 – Louvre Müzesi (Le Louvre)


Fransa’ nın Paris şehrinde bulunan müzede yaklaşık 300 binden fazla eser bulunuyor. Mısır, Yunan, Arap ve daha birçok medeniyete ait eserlere ev sahipliği yapmaktadır. Dünyanın en büyük ve adı en çok bilinen sanat müzesi olan Louvre’da, Mona Lisa‘ da dâhil Leonardo Da Vinci ve Michelangelo gibi ünlü ressamların eserlerini görebilirsiniz.
Dediğim gibi oldukça fazla eserin mevcut olduğu müze haliyle çok geniş bir alanda yer almakta. Müzenin tamamını gezmek 3 haftadan fazla sürebiliyormuş. Fakat Dünyanın en çok ziyaret edilen müzesinde, sadece Fransa değil birçok medeniyete ait resimleri, heykelleri vs. incelemek ve sadece eserlerin hakkında bilgi sahibi olmak bile bu müzeyi gezmek için bir sebep.

3 – İngiltere Müzesi (British Museum)


İngiltere’nin Londra şehrinde bulunan müzede, Dünyanın her bölgesinden getirilen Eskiçağ eserleri sergilenmektedir. Aslında müze 1753 yılında kurulduğunda sadece el yazmaları ve bazı antika parçalar sergileniyordu. Daha sonraları arkeolojiye ilginin arttığını fark eden müze yetkilileri, özellikle Anadolu ve Trakya bölgelerinden olmak üzere Dünyanın çeşitli bölgelerinden paha biçilemez eserleri “çalarak” veya satın alarak müzede sergilemeye başladılar. Halen Yunan ve Mısır Medeniyetlerine ait bir çok önemli eser bu müzede sergilenmektedir. Türkiye’ den de kaçırdıkları eserleri görmek her ne kadar üzücü olsa da mümkündür.

4 – Uffizi Galerisi (The Uffizi Gallery)


Floransa’ da bulunan Uffizi Galerisi, Batı’ nın en popüler ve en eski sanat müzeleri arasında yer almaktadır. İtalyan ressam Sandro Botticelli‘nin ünlü tablosu “Venüs’ün Doğuşu“, müzenin en popüler eseri olarak gösterilebilir. Eğer resme meraklıysanız ve yolunuz İtalya’ ya düşerse, Dünyaca ünlü ressamlardan Michelangelo, Da Vinci, Rembrandt, Caravaggio ve Raphael gibi daha birçok ismin eserlerini görmek için Uffizi’ yi ziyaret edebilirsiniz. Giriş fiyatı 8-10 euro ve müzeye girmek için en sakin zamanında bile 2-3 saat kapıda kuyruk beklemeyi göze almalısınız.

5 – Metropolitan Sanat Müzesi (The Metropolitan Museum of Art)


New York’ ta bulunan Metropolitan Sanat Müzesi ya da diğer adıyla Met, 2 milyondan fazla esere ev sahipliği yapan, Dünyanın en büyük müzelerinden biridir. Mısır, Yunan, Avrupa, İslam ve Japon Sanatı gibi kategorilerde çeşitli eserleri görmek mümkündür. Tıpkı British Museum gibi, Anadolu’ da dahil olmak üzere Dünyanın çeşitli coğrafyalarından alınan eserler bir araya getirilip meraklılarının incelemesi için Met’ de sergileniyor. Giriş fiyatı için belirlenmiş sabit bir meblağ yok. Ücretsiz olarak ya da ufak bir ücret karşılığı müzeyi gezebilirsiniz.

6 – Prado Müzesi (Museo del Prado)


İspanya’ nın başkenti Madrid’ de bulunan Prado Müzesi, ilk olarak heykel ve resimlerin sergilendiği bir galeri olarak kurulmuştu. Daha sonra madalyalar, sikkeler, çizimler ve baskılarında dâhil olduğu binlerce eser müzede sergilenmeye başladı. Halen Madrid’ i ziyaret eden her turistin ziyaret ettiği ilk duraklardan biridir. Diego Velazquez ve Francisco Goya‘nın birçok önemli tablosu müzede sergilenmekte olup müzede en önemli eser Diego Velazquez’in Las Meninas adlı çalışmasıdır.

7 – Mısır Müzesi (Egyptian Museum)


Kahire’ de bulunan Mısır Müzesi, dönemin Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa tarafından eski Mısır Medeniyetinden kalan eserlerin ticaretinin yapılmaması ve yağmalanmaması için kurulmuştur. İçerisinde 120 binden fazla eseri bulunduran müzede Tutankamon’un mezarı  ve mumyaları incelemek enteresan bir müze gezisi yapmak isteyenler için oldukça ilgi çekici olacaktır. Gerçi Mısır’daki isyan sırasında bazı protestocular tarafından yağmalanmaya çalışılsa da daha sonra müzedeki eserlere fazla bir zarar verilmediği anlaşılmıştır.

8 – Rijksmuseum


1800 yılında kurulan Rijksmuseum, Amsterdam’ da yer alan Hollanda’nın milli müzesidir. Hollanda Altın Çağı‘na ait birçok eser bu müzede sergilenmekte olup aynı zamanda müze, Hollanda’nın en geniş sanat tarihi kütüphanesine de ev sahipliği yapmakta. Avrupa’nın en önemli ressamlarından Rembrandt’ın ünlü tablosu The Night Watch, müzedeki en popüler eser olarak bilinir.

9 – Smithsonian Enstitüsü (Smithsonian Institution)


1846′ ta Washington’ da kurulan müze, Dünyanın en geniş alana sahip müzesi olarak bilinir. Aynı zamanda en çok ziyaretçi çeken müzeler arasında da zirvede yer alır. Amerikan Tarihi Müzesi, Doğal Tarih Müzesi, Amerikan Yerlileri Müzesi gibi 19 farklı müze kompleksinden oluşmakta ve aynı zamanda da müzeleri ziyaret etmek ücretsizdir. Müzede toplam 136 milyon parça sergilenmekte olup aynı zamanda 6.4 milyon eserde dijital ortamda ziyaretçilere açık durumda.

10 – Ermitaj Müzesi (The State Hermitage)


Rusya’nın Saint Petersburg şehrinde bulunan, Çariçe II. Katerina tarafından 1764 yılından kurulan Ermitaj Müzesi (Hermitage Museum/The State Hermitage), Dünyanın en büyük ve en eski müzeleri arasında yer alır. Ayrıca büyük bir çoğunluğu tablo olmak üzere 3 milyondan fazla esere ev sahipliği yapmaktadır. Leonarda Da Vinci, Rembrandt, Peter Paul Rubens, Francisco Goya, Michelangelo, Van Gogh ve Pablo Picasso gibi dünyaca ünlü birçok ressama ait tabloyu incelemek isterseniz mutlaka ziyaret etmeniz gereken müzeler arasındadır.

İspanya'da Gezilecek Yerler

DSCN1yjyjy
Tarihi M.Ö. 1100’li yıllara dayanan İspanya, Avrupa’da gezilip görülmesi gereken en güzel ülkelerden bir tanesi. Pek çok şehri turizm açısından yüksek bir potansiyele sahip İspanya’da gezilecek yerler çok fazla. Madrid, Barcelona, Valencia, Sevilla ve Zaragoza ise en ünlü ve büyük şehirleri arasında yer alıyor.
Casa_Carniceria_004
Madrid
Gezi rehberimize İspanya’nın en büyük şehri olan başkent Madrid’den başlayalım. Madrid’te mutlaka görmeniz gereken yerlerin başında kapalı dikdörtgen şeklinde bir meydan olan Plaza Mayor geliyor. Sadece yayalara açık olan meydanın avlusunda çeşitli restoranlar var. Puerto del Sol yani sol meydanda ise Madrid’in simgesi olan ağaçtan yemiş yiyen bronz ayı heykelini görebilirsiniz. Kraliyet Sarayı Palacia Real, en popüler kavşaklarından biri olan Plaza de Espana, Prado Müzesi, Museo Nacional Centro de Arte Reina Sofia, Retiro Parkı, Ritz Hotel Binası, Puerta de Alacala ve Santiago Bernebau gezebileceğiniz diğer yerler arasında.
oracion-sagrada-familia
Barcelona
Avrupa’da turizmin kalbi haline gelen İspanya’nın bir başka ünlü şehri Barselona ise tarihi yerleri, görkemli mimari yapıları, iç içe geçmiş yaşam tarzları, nostalji ve modernitenin oluşturduğu armonisi ile misafirlerine büyüleyici bir atmosfer sunuyor. Orijinal gotik yapılar, binalar ve caddeler kentin modern görüntüsü ile birleşerek ortaya harika bir manzara çıkarıyor. Sagrada Familia, Park Guell, Poble Espanyol, La Rambla Caddesi, Casa Mila, Casa Batllo, Kristof Kolomb heykeli, Port Vell gibi yerler gezi planınıza dahil olması gereken yerler arasında. Salvador Dali ve Miko gibi ressamların doğup büyüdüğü, Picasso gibi birçok önemli ünlü ressamın hayatlarının bir kısmını geçirdiği yer olan Barselona’yı gezme imkanınız olursa, bir ülkenin mimari ve kültürel yapısı üzerinde sanatın ve sanatçıların etkisinin ne kadar önemli olduğunu görebilirsiniz.
aaaValenciaCityHall1
Valencia
İspanya’nın bir başka büyük şehri Valencia, Akdeniz ikliminin ılıman havasına yaz kış sahip olan bir şehir. El Carmen yani tarihi eski şehirde zaman tünelinde keyifli dakikalar geçirebilir, La Reina As Meydanı’nın nostaljisini yaşayabilir, 13. Yüzyılda inşa edilmiş Serranos ve Cuart kulelerini görebilirsiniz. Valencia Katedrali, Virgen de Los Desamparados Bazalikası, Valencia Modern Sanat Enstitüsü, La Lonja ipek çarşısı, egzotik alışveriş merkezi olan Mercado Central gezebileceğiniz diğer yerler arasında.
2
Sevilla
Tarihi ile büyüleyen Sevilla, İspanya’da mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir şehir. Avrupa’nın üçüncü kilisesi olan Santa Maria Katedrali gotik mimarisi ile yaşanması gereken bir atmosfer sunuyor. Reales Alcazares Jardines( Alcazar Sarayı ve Bahçesi), Casa de Pilatos, Maria Luisa Parkı, Barrio Santa Cruz, Giralda Kulesi ve Plaza de Espana ziyaret edebileceğiniz diğer seçenekleri oluşturuyor.
ZARAGOZA CITY
Zaragoza
İspanya’nın en kalabalık 5. şehri olan Zaragoza’nın tercih edilmesinin ana nedeni ulaşım açısından Barselona, Madrid ve Bilbao gibi kentlere eşit uzaklıkta olmasıdır. M.Ö. 19. Yüzyıllara uzanan tarihi ile Zaragoza, tarihi yapılar bakımından oldukça dolu bir şehirdir. San Salvador Katedrali,Pilar kilisesi,San Miguel, Santa Magdalena, Santa Engracia, Belchite, Calatayud, Daroca, Basilica del Pilar, Aljaferia’yı gezilecek yerleri arasında sayabiliriz.

İtalya'da Gezilecek 5 Yer

1. Venedik


Venedik Dünyanın en romantik mekanı olarak bilinir. Şehir, kanalların boyunca inşa edilmiş bir mimari harikasıdır. Bu kanallar Venedik’te normal sokak işlevini görmektedir. Bu şehirde, otomobil, bisiklet, taksi gibi ulaşım araçları kullanılmaz, herkes gideceği gere gondolları ya da tekneleri kullanarak gider. Ama heryer de su değildir. Yürüyerek gidebileceğiniz turistik yerler de var. Dünyanın en güzel kent meydanlarından biri olan Piazza San Marco bunlardan biri. Cafe Florian, The Doges Palace, The Bridge of Sighs ve Ponte Rialto yürüyerek gidebileceğiniz diğer cazibe merkezleri.

2. Roma


Roma İtalya’nın başkenti olduğu gibi, gezi ve kültür kapsamında ilginizi çekebilecek diğer bütün şeylerin de başkenti. Lakabı da Türkçe’de Sonsuz Şehir olarak çevrilebilecek, The Eternal City. Roma’ya gittiyseniz, Colosseum ‘u görmeniz farz. Burası antik İtalya’da Romalı Gladyatörlerin kalabalığı ve imparatoru mutlu etmek adına birbirlerini acımasızca öldürdükleri ve öldükleri yer.
Meşhur trevi Çeşmesi Roma’da görmeniz gereken diğer yerlerin başında geliyor. Tabi ki burayı görünce Trevi Meydanını ister istemez görmek durumdasınız. İnanışa göre, kim ki bu çeşmeye bir bozuk para atarsa o, buraya tekrar dönecek demektir. En son, Aşk Çeşmesi filminde de bu rivayet işlenmişti.
İspanyol Merdivenleri, İtalyanca adı ile Piazza di Spagnave Trinita dei Monti Church birbirine yakın olan yerler ve turunuzda görmeden geçmemeniz gerekiyor. Roma’ya gittiğinizde, merkezde ayrı bir ülke statüsünde olan ancak gerçekte bir şehir devleti olan Vatikan’a da gitmeden olmaz. Dünyaca meşhur Sistine Şapeli ile, Vatikan Bahçeleri, Vatikan Müzesi, Aziz Peter Meydanı ve Aziz Peter Basilica’sı mimari ve turistik harikaları olarak Vatikan’da sizleri bekliyor.

3. Milano


Moda endüstrisinin küresel merkezi Milano olarak bilinir. Ayrıca sanatseverler, opera meraklıları ve alışveriş müptelaları, belirli zamanlarda dünyanın dört bir köşesinden Milano’ya akın ediyorlar. Ayrıca bu şehrin yakınındaki Como Gölü, huzurlu bir tatil isteyenler için mükemmel bir yer. Ayrıca burada İtalyan Alplerinin bol oksijeni de sağlığınıza iyi gelecektir. Galeria Alışveriş merkezini ziyaret etmek ve Duomo Katedralini görmek olmazsa olmazlardan. Scala Operası ve Santa Maria delle Grazie ( Son Yemek tablosunun sergilendiği kilise) görülmesi gereken yerler arasında.

4. Pisa


Sıra geldiği herkesin en az bir kere duymuş olduğu meşhur eğik kule, Pisa Kulesine. Kule, bulunduğu bölgenin yumuşak toprak yapısı nedeniyle yıllar içinde bu şekli almış. Ayrıca Pisa Kulesinin diğer bir özelliği, Galileo Galilei’nin serbest düşüş deneyini bu kulede yapmış olması. Pisa Kulesi dünyanın 7 harikasından biri olarak kabul ediliyor ve ziyaretçilerine müthiş bir heyecan ve şaşkınlık vaad ediyor.

5. Toskana Vadisi


Burası aslında, Pisa, Floransa, Siena ve Lucca şehrilerini içeren bir bölge. İtalya’nın turistik bölgeleri arasında ilk adı geçenlerden. Büyük ve usta ressam ve sanatkarların çalışmalarını burada görebilirsiniz. Leonardo Da Vinci, Michaelangelo, Raffaello, Rembrandt, Caravaggio, Giotto, Boticelli, Tiziano ve daha ismini sayamadığımız bir çok büyük ismin eserleri bu bölgede görülebilir. Ayrıca doğa güzellikleri ile, sanat zevkinize olduğu kadar, doğa hayranlığınıza da dokunan bir bölgedir.